Günlük hayatta her birey belli konularda evham, endişe ve takıntılara kapılabilir.

Günlük hayatta her birey belli konularda evham, endişe ve takıntılara kapılabilir. Ancak bireylerin çoğunluğu bu düşüncelerle günlük hayatını etkilemeden başa çıkabilir. tanımını da aslında bu cümledeki küçük bir değişiklikle yapacağım. Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB) bireyin belli konularda evham, endişe ve takıntılarla birlikte yineleyici davranışlar ve zihinsel eylemlerin bireyin günlük hayatını kısıtlayacak seviyeye gelmesiyle oluşan bir ruhsal hastalıktır.

Obsesif Kompulsif Bozukluk yani toplumumuzda “vesvese hastalığı” ya da “temizlik hastası” olarak bilinen durum için daha net bir açıklama yapabilmek için önce obsesyon ve kompulsiyon terimlerini açıklamak istiyorum. Obsesyon kişinin düşünmeye engel olamadığı, zihninden uzaklaştıramadığı düşünce, fikir ve dürtülerdir. Kişi bu düşüncelerin mantıksız oluğunun bilincindedir ancak zihninden uzaklaştıramadığı için yoğun sıkıntı ve kaygıya neden olur. Kompulsiyon ise obsesyonların sebep olduğu yoğun sıkıntı ve kaygıyı azaltmak ya da ortadan kaldırmak için yapılan yineleyici davranış ve zihinsel dürtülerdir. Kişide bu kompulsiyonlar belli bir zaman sonra bir ritüel şeklini alır. Örneğin uyku öncesi obsesyonlarından kurtulabilmek için belli düzenli hareketler artık o bireyin rahat uyku uyuyabilmesi için yapması gereken rutinidir. Kişi bazen bu düşünceler aklına gelmese bile bu ritüelleri yapma zorunluluğu hisseder.

Obsesif kompulsif bozuklukların birçok tipi bulunur. Bunlar;

·        Bulaşma Obsesyonu ve Temizlik Kompulsiyonu

·        Kuşku obsesyonu ve kontrol kompulsiyonu

·        Cinsel içerikli obsesyonlar

·        Dini içerikli obsesyonlar

·        Simetri/düzen  obsesyon ve kompulsiyonları

·        Dokunma kompulsiyonları

·        Sayma kompulsiyonları

·        Biriktirme ve saklama  kompulsiyonları

·        Batıl itikatlar, uğurlu, uğursuz sayılar ve renkler

Bu tipler iç içe ya da tek bir yönde yoğunlaşmış şekilde görülebilir. Ancak içerik genel olarak hep aynıdır. Kişi istemsizce zihninde bulundurmak istemediği bir düşünceye kapılır ve bu düşünceden kurtulabilmek ve rahatlamak için belirli davranışlarda bulunur.

Peki her takıntılı düşünce OKB midir? Tabi ki de hayır. Her birey belirli konularda belli takıntılara sahip olabilir. Hatta bu düşünceler kişinin belli bir işe verdiği önemle titizlikle doğru orantılıdır. Ancak bu takıntılı düşünceler belli davranışlarla birlikte kişinin hayatının işlevselliğini kısıtlayacak, bozacak kadar şiddetli ve yoğunsa kişi yardım talep etmelidir.

OKB’nin nedenlerinin tam olarak kesinlik kazanmamasıyla birlikte genetik ve çevresel faktörlerin iç içe geçmesiyle ortaya çıktığı düşünülmektedir.  Genetik olarak OKB’li bireylerin anne-baba ya da birinci dereceden akrabalarında da OKB’ye rastlandığı görülmüştür.  Çevresel faktörler olarak da çocukluk çağı travmaları ve kişilik özellikleri oldukça dikkat çekmektedir.

Obsesif Kompulsif Bozukluk birey için oldukça zorlayıcı ve yaşam kalitesini önemli derecede etkileyen bir bozukluktur. Bunun için birey kendisi ya da dışardan bir kişi tarafından durum fark edildiğinde yardım talep etmekten kesinlikle çekinmemelidir. Çünkü birey için ne kadar zorlayıcı olsa da ilaç tedavisi ve bilişsel davranışçı terapilerle çözülmesi mümkündür