Yüksek tansiyon, genellikle yaşam tarzı faktörleriyle ilişkilendirilen bir hastalıktır. Stres, beslenme tarzı, fiziksel aktivite eksikliği ve genetik predispozisyon gibi etkenler yüksek tansiyon riskini artırabilir. Prof. Dr. Özlem Esen, yüksek tansiyonun yaşam tarzı hastalığı olduğunu vurgulamış ve stres faktörü yüksek olan meslek gruplarının yüksek risk altında olduğunu belirtmiştir.
Yüksek tansiyonun doğru şekilde ölçülmesi önemlidir. Prof. Dr. Özlem Esen, tansiyonun sakin ve rahat bir pozisyonda oturarak iki koldan ölçülmesi gerektiğini ifade etmiştir. Günümüzde dijital tansiyon ölçüm cihazlarının da klasik aletler kadar güvenilir olduğunu belirtmiştir. En sağlıklı yöntem ise her iki koldan da ölçüm yaparak en yüksek değerin takip edilmesidir.
Beyaz önlük sendromu, tansiyonun doktor muayenesi sırasında normalden düşük ölçülmesi durumudur. Bu durumda hasta stresli olmadığı için tansiyonu normalden daha düşük çıkabilir. Ancak bu durum, ilerleyen zamanlarda iç organlarda hasara neden olabilir. Prof. Dr. Özlem Esen, beyaz önlük sendromunun yaşam tarzı hastalığı olduğunu ve stres faktörü yüksek olan kişilerde daha sık görüldüğünü belirtmiştir.
Yaşın ilerlemesiyle birlikte yüksek tansiyon olma olasılığı artar. Bu durumun nedeni, damarlardaki elastikiyetin azalması ve kanın daha sert bir duvara çarpmasıdır. Tansiyonun 8 üzerine çıktığı an, damarlarda bozulmaların başladığına dikkat çekilmiştir. Yüksek tansiyonun uzun vadede böbrek, göz ve kalp damarlarında hastalıklara yol açabileceği belirtilmiştir.
Tansiyon hastalarının düzenli olarak ilaçlarını kullanmaları gerektiği vurgulanmıştır. Tansiyon ilaçlarının etkisinin 24 saat sürdüğü ve düzenli kullanımın önemli olduğu ifade edilmiştir. Ancak yapılan araştırmalara göre, düzgün şekilde ilaçlarını kullanan hastaların oranının yaklaşık olarak yüzde 50 olduğu belirtilmiştir.
Beslenme konusunda, tansiyon dostu meyvelerden kırmızı üzüm, çilek ve kirazın önerildiği ifade edilmiştir. Bu meyvelerin tansiyonu düşüren antosiyanin maddesini içerdiği ve düzenli tüketiminin faydalı olduğu belirtilmiştir. Ancak karpuz tüketimi konusunda dikkatli olunması gerektiği ve aşırı tüketimin yüksek tansiyona neden olabileceği uyarısı yapılmıştır.
Lifli gıdaların tüketimi de tansiyon hastaları için önerilen bir yaşam tarzıdır. Lifli gıdaların bağırsak sağlığını desteklediği, toksinlerin atılmasını hızlandırdığı ve tuz emilimini azalttığı ifade edilmiştir. Meyvelerin smoothie şeklinde değil, lifleriyle birlikte çiğnenerek tüketilmesi önerilmiştir.
Sonuç olarak, yüksek tansiyonun yaşam tarzı hastalığı olduğu ve stres, beslenme tarzı gibi faktörlerle ilişkili olduğu belirtilmektedir. Düzenli tansiyon ölçümü, ilaçların düzenli kullanımı, sağlıklı beslenme alışkanlıkları ve stres yönetimi gibi önlemlerle yüksek tansiyonun kontrol altına alınabileceği vurgulanmaktadır.
