Geçen hafta Alaska Havayolları'na ait bir uçaktan düşen iki iPhone telefonun yere sağlam bir şekilde indiği olay, havacılık ve fizik açısından büyük ilgi uyandırdı. Uçağın gövdesinde açılan delikten düşen bu telefonların nasıl sağlam kaldığı merak konusu oldu. Bu olay, düşen cisimlerin hava direnci ve düşme şekliyle ilgili ilginç bir örnek teşkil ediyor.

Uçağın havalandıktan kısa bir süre sonra yaşadığı basınç kaybı, kapı tıkacının uçaktan ayrılmasıyla meydana geldi. Uçaktan düşen kapı tıkacı, Oregon'daki bir evin arka bahçesinde sağlam bir şekilde bulundu. Yol kenarında bulunan ve hala uçak modunda olan bir iPhone'un fotoğrafını paylaşan bir kişi, söz konusu uçuşa ait bir bagaj teslim makbuzunu açtı.

ABD Ulusal Ulaşım Güvenliği Kurulu (NTSB) olayın ardından yerde iki cep telefonu bulunduğunu doğruladı ve bu telefonların Alaska Havayollarına teslim edildiğini belirtti. Her iki iPhone da çalışır durumdaydı.Uçaktan Düşen Iphone (1)

Bilgisayarımın İnternet Hızını Nasıl Artırabilirim? Bilgisayarımın İnternet Hızını Nasıl Artırabilirim?

Düşen Cisimlerin Sağlam Kalması Nasıl Mümkün Olabilir?

Uzay Bilimci Simon Foster'a göre, binlerce metreden düşen cisimlerin sağlam kalabilmesi şans eseri olabilir ancak bu durum düşme esnasındaki hız ve momentumla yakından ilişkilidir. Bir cisim uçaktan düşürüldüğünde, yerçekimi nesneyi aşağı çekerken hava direnci onu diğer yöne doğru iter. Bu durum, nesnenin hızlanmasıyla ilgilidir. Nesne ne kadar hızlanırsa, ona uygulanan hava direnci de o oranda artar. Bir noktada yer çekimi ve hava direnci eşitlenir ve nesne artık hızlanamaz. Bu duruma "son hız" denir.

Foster'a göre, iPhone ve kapı tıkacı gibi cisimler düşerken çok fazla hava direnciyle karşılaşabilirler. Bir cep telefonunun boyutuna dayanarak saatte yaklaşık 45 km hıza ulaşması sadece 12 saniye sürebilir.Uçaktan Düşen Iphone (3)

Düşmenin Yavaşlatılması Cisimlerin Sağlam Kalmasını Sağlar

Düşen cisimlerin sağlam kalması açısından önemli olan bir diğer faktör, düşme anında yavaşlatılma sürecidir. Eğer çarpışma daha uzun sürerse, vücuda uygulanan kuvvet de daha az olur. Örneğin, saatte 100 km hızla giden bir aracın 30 saniyede 0 km hıza ulaşması, vücuda uygulanan kuvveti araba kazasındaki gibi yarım saniyede gerçekleşmesinden daha az yapar.

Örneğin, Foster saatte 100 kilometre hızdan 0 kilometreye 30 saniyede ulaşıldığını vücudunuza uygulanan kuvvetin, araba kazasında olduğu gibi yarım saniyede gerçekleşmesinden çok daha az olacağını vurguluyor.

Eğer iPhone ya da kapı tıkacı ağaçların arasından düştüyse, bunun onları kademeli olarak yavaşlatacağını belirten Foster yere çarptıklarında onlara uygulanan kuvveti azaltacağını vurguladı.

Alaska Havayolları'na ait bir uçağın gövdesinden düşen ve sağlam kalan iki iPhone, havacılık ve fizik açısından ilginç bir olayı temsil ediyor. Uçağın gövdesinde açılan delikten düşen bu telefonlar, nasıl sağlam kaldığı merak konusu oldu.Uçaktan Düşen Iphone

Uzay Bilimci Simon Foster'a göre, binlerce metreden düşen cisimlerin sağlam kalabilmesi şans eseri olabilir ancak bu durum düşme esnasındaki hız ve momentumla yakından ilişkilidir. Bir cisim uçaktan düşürüldüğünde, yerçekimi nesneyi aşağı çekerken hava direnci onu diğer yöne doğru iter. Bu durum, nesnenin hızlanmasıyla ilgilidir. Nesne ne kadar hızlanırsa, ona uygulanan hava direnci de o oranda artar. Bir noktada yer çekimi ve hava direnci eşitlenir ve nesne artık hızlanamaz. Bu duruma "son hız" denir.

iPhone ve kapı tıkacı gibi cisimler düşerken çok fazla hava direnciyle karşılaşabilirler. Bir cep telefonunun boyutuna dayanarak saatte yaklaşık 45 km hıza ulaşması sadece 12 saniye sürebilir. Düşen cisimlerin sağlam kalması açısından önemli olan bir diğer faktör, düşme anında yavaşlatılma sürecidir. Eğer çarpışma daha uzun sürerse, vücuda uygulanan kuvvet de daha az olur.

Alaska Havayolları'na ait uçağın gövdesinden düşen iPhone'lar, havacılık ve fizik açısından ilginç bir olayı temsil ediyor. Uçaktan düşen cisimlerin nasıl sağlam kalabildiği, hava direnci, düşme şekli ve düşme anındaki yavaşlatılma süreciyle ilgilidir. Bu olay, düşen cisimlerin nasıl davrandığını anlamamıza ve gelecekte benzer durumları önlememize yardımcı olabilir.

Editör: Kader GÜL