Türkiye’de son dönemde gündemi sarsan bir isim olan gazeteci Sevan Nişanyan, Kemalizm ve Türkçülük ile ilgili ifadeleriyle tepki çekmeye devam ediyor. Ancak, son sözleriyle ezanı hedef alması, büyük bir tartışmanın fitilini ateşledi. Nişanyan’ın 22 Ocak 2024 tarihinde yaptığı açıklamalara göre, Türkiye’de yaşamanın en korkunç boyutunu “hayvan gibi bağıran ezanlar” olarak tanımlaması, toplumun geniş kesimlerinde büyük tepkilere neden oldu.
Nişanyan’ın Çıkışı
Nişanyan’ın girişimleri ve söylemleri genellikle tartışmalı olmuştur, ancak ezan konusundaki çıkışı, Müslüman toplumun kutsal kabul ettiği bir konuya yapılmış çarpıcı bir saldırı olarak değerlendirilmekte. Nişanyan, “Bangır bangır hoparlörle bağıran ezan kadar iğrenç bir saldırı, tecavüz, taciz bayağı böyle insanın mahrem yerlerine el atılması düzeyinde bir saldırı daha bilmiyorum.” şeklindeki çirkin ifadeleriyle tepkileri üzerine çekti.
Türkiye’de Yaşamanın En Korkunç Boyutu
Nişanyan’ın sözleri, Türkiye’de yaşamanın en korkunç boyutunu “hayvan gibi bağıran ezanlar” olarak tanımlamasıyla doruk noktasına ulaşıyor. Toplumun geniş bir kesiminde bu sözler, hoşgörü sınırlarını zorlayarak büyük bir infiale yol açtı. Nişanyan’ın çıkışı, hem dini değerlere hem de toplumun genel hassasiyetlerine karşı bir provokasyon olarak nitelendirilebilir.
Nişanyan’ın Çelişkili Durumu
Nişanyan’ın çıkışıyla birlikte dikkat çeken bir diğer nokta ise, geçmişte Türkiye’ye dönmek istediğini ifade etmiş olmasıdır. Ancak, şu anki çıkışıyla bu talebinin ne kadar gerçekçi olduğu sorgulanmaktadır. Geçtiğimiz dönemde Yunanistan’da gözaltına alınan ve serbest bırakılmasının ardından Türkiye’ye dönme isteğini dile getiren Nişanyan, şu an için bu talebinin gerçekleşmesinin pek mümkün görünmediğini belirtiyor.
Türkiye’ye Dönme İsteği
Nişanyan, şu sözlerle Türkiye’ye dönme isteğini dile getirmişti: “Benim üç yetişkin çocuğum var ve üçü de Türkiye’de. Şirince’de yılların emeğiyle oluşturduğum bir dünyam var. Nişanyan evleri var, Matematik Köyü var, Tiyatro Medresesi var, oğlumun yeni kurduğu başka bir kültür ve eğitim kurumu var… Bunlar benim hayatımın parçası. Türkiye’ye dönmek isterim daha doğrusu. Eşimin de ayak uydurabileceği bir yer. Dönsem hiç şikayetçi olmam.”
Ancak, Nişanyan’ın bu isteği şu an için gerçekleşme ihtimali düşük gibi görünüyor. Olay, hükümetin tutumuna ve kararına bağlı olarak şekillenecek gibi duruyor.
Sevan Nişanyan’ın ezan hakkındaki çıkışı, Türkiye’de geniş yankı buldu. Ancak, bu çıkışın toplumda nasıl bir etki yaratacağı ve Nişanyan’ın Türkiye’ye dönme talebinin ne kadar gerçekçi olduğu, önümüzdeki günlerdeki gelişmelere bağlı olarak netlik kazanacaktır.
