İstanbul Ümraniye’de hırsızlık suçlamasıyla gözaltına alınan ve 26 suç kaydı bulunan Yunus Emre Geçti’nin karakoldan kaçışı, beraberinde polis memuru Şeyda Yılmaz’ın hayatını kaybettiği trajik bir olayın yaşanmasına neden oldu. Olay, güvenlik zaafiyetleri ve ihmalleri yeniden gündeme taşıdı.
Yunus Emre Geçti’nin Firar Süreci
Olay, Ümraniye’de bir karakolda başladı. Hırsızlık suçlamasıyla gözaltına alınan Yunus Emre Geçti, hakkında yapılan GBT sorgulaması sonucunda suç sicili belirlenerek nezarete alındı. Kısa bir süre sonra, annesi oğluyla görüşmek için karakola geldi ve nöbetçi polislerden bu talebini iletti. Polisin olumlu yanıtı üzerine Geçti, nezaretten çıkarılarak karakolun bahçesinde annesiyle görüştürüldü.
Bu görüşme sırasında beklenmedik bir şekilde Yunus Emre Geçti, karakolun bahçesinden kaçarak izini kaybettirdi. Annenin oğluyla görüşmesine bir polis nezaret etti mi, edilmedi mi bilinmiyor. Ancak bu sorumluluğun yerine getirilmediği düşüncesi ağır basıyor, zira bir nezaret olsaydı firarın gerçekleşemeyeceği belirtiliyor.
Polislerin Müdahalesi ve Yaşananlar
Firar olayı sonrasında karakolda büyük bir panik yaşandı. Polis memurları alarm durumuna geçerek firar eden Geçti’yi yakalamak için hemen harekete geçti. Yunus Emre Geçti’nin annesi, oğlunun nereye gitmiş olabileceğini söyleyerek polislerin yönlendirilmesine yardımcı oldu. Polisler, Yunus Emre Geçti’nin peşine düşerek onu yakalamaya çalıştılar.
Ancak firar eden bir zanlının, güvenlik önlemleri yeterince alınmadan kovalanması trajik sonuçlar doğurdu. Olayın ilerleyen safhasında polis memuru Şeyda Yılmaz, bu kovalamaca sırasında hayatını kaybetti. Bu olay, polislerin yeterli güvenlik tedbirleri almadan operasyon gerçekleştirmesi nedeniyle eleştirilerin odağına yerleşti.
Yunus Emre Geçti’nin annesiyle görüşmesi sırasında firar etmesi, karakolda görevli polisler açısından büyük bir ihmal olarak değerlendiriliyor. Gözaltında bulunan bir kişinin kaçması, görevliler açısından ciddi bir disiplin cezası gerektirebilecek bir durum olarak görülüyor. Bu tür bir ihmal, görevden uzaklaştırılma ya da meslekten çıkarılma gibi ağır sonuçlar doğurabilir.
Polis memuru Şeyda Yılmaz’ın hayatını kaybetmesiyle sonuçlanan bu olay, polis teşkilatının iç güvenlik prosedürlerinin tekrar gözden geçirilmesi gerektiğini bir kez daha ortaya koydu.