Bu kararlar şunları içeriyor:
Kur Korumalı Hesapların TL Mevduat Sayılması: Kur korumalı hesapların TL mevduat olarak kabul edilmesi uygulaması sona erdi. Bu, TL’yi daha cazip hale getirmek amacıyla alınan bir önlem olarak görünüyor.
Standart TL Mevduat Payı Artış Hedefi: Türk Lirası’nın toplam mevduat içindeki payını artırmaya yönelik olarak aylık TL payı artış hedefi yüzde 2’den yüzde 2.5’e yükseltildi. Bu da TL’nin daha fazla tercih edilmesini teşvik etmek amacıyla alınmış bir karar olarak görünüyor.
Kur Korumalı Hesaplara Komisyon Uygulamasının Sona Ermesi: Kur korumalı hesapların TL mevduat olarak kabul edilmesiyle birlikte, bu hesaplara uygulanan komisyon uygulaması sona erdi. Bu da TL’yi daha cazip hale getirmeyi amaçlıyor.
Harcama Mukabilinde Kredilerde Muafiyet Sınırının Yükseltilmesi: İhracat, yatırım ve KOBİ kredilerinde 50 bin TL’nin üzerinde kredi kullandırılması durumunda, kredinin belirli harcama alanlarında kullanıldığının belgelenmesi gerekiyor. Bu belgelenemezse, bankalar kredinin yüzde 30’unu menkul kıymet olarak tesis ediyor ve bu krediler kredi büyümesi sınırına dahil oluyor. Kredi akışını rahatlatmak amacıyla bu krediler için fatura muafiyet sınırı 250 bin TL’ye yükseltildi.
Tüm bu kararlar, Türk Lirası’nı daha çekici bir tasarruf aracı haline getirme amacı taşıyan Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası’nın politikalarının bir parçası olarak görünüyor. Bu önlemlerle, yerel para birimi olan Türk Lirası’nın kullanımının teşvik edilmesi ve yabancı para birimlerine olan bağımlılığın azaltılması hedeflenmektedir.
Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası, Türk Lirası’nın cazibesini artırmak ve yerel para birimini desteklemek amacıyla önemli adımlar atmıştır. Merkez Bankası, bu amaç doğrultusunda bankalara yeni talimatlar göndererek çeşitli politika değişiklikleri uygulamıştır.
İlk olarak, kur korumalı hesapların TL mevduat olarak kabul edilmesi, TL’nin daha cazip hale getirilmesini sağlamıştır. Bu sayede vatandaşlar, döviz cinsinden hesaplara yönlendirilen paralarını yerel para birimi olan TL’de tutmayı tercih edebilirler.
Ayrıca, Türk Lirası’nın toplam mevduat içindeki payını artırmak amacıyla aylık TL payı artış hedefi yüzde 2’den yüzde 2.5’e yükseltilmiştir. Bu, TL’nin daha fazla tercih edilmesini özendirmektedir.
Komisyon uygulamalarında da önemli değişiklikler yapılmıştır. Kur korumalı hesaplara uygulanan komisyon uygulaması sona erdirilmiş ve TL’ye geçiş oranlarına dayalı yeni bir komisyon sistemi getirilmiştir. Bu da TL’nin kullanımını teşvik eden bir önlem olarak öne çıkmaktadır.
İhracat, yatırım ve KOBİ kredilerinde harcama mukabili kredi kullanımında muafiyet sınırı 250 bin TL’ye yükseltilmiştir, bu da kredi akışını kolaylaştırmayı amaçlamaktadır.
Bu önlemler, Türk Lirası’nın güçlenmesi ve yerel para birimine olan güvenin artması yönünde atılan adımları temsil etmektedir. Merkez Bankası, Türk Lirası’nı yerel ekonomi için daha önemli bir tasarruf aracı haline getirme çabalarını sürdürmektedir.
