Başsavcılığın yürüttüğü soruşturmanın ayrıntılarına göre, klinikte çalışan psikiyatr Prof. Dr. Süleyman Salih Zoroğlu’nun, çocuklara ketamin adlı ilacı vererek onları trans benzeri bir duruma soktuğu ve böylece onlara cinsel istismar iddialarını kabul ettirdiği belirtiliyor. Ketamin, genellikle anestezi uygulamalarında kullanılan bir ilaç olup, bu durumda kullanımı oldukça tehlikeli ve yasa dışıdır.
Çocukların ailelerinden para talep etme yöntemi oldukça sinsidir. İddialara göre, Zoroğlu ve klinik çalışanları, çocukların ailelerine “çocuklarınızın istismarını gizlemek için ödeme yapmalısınız” şeklinde baskı yapmış ve bu parayı almadıkları takdirde çocukların suçlamalarını daha da ileriye götürecekleri tehdidinde bulunmuşlar.
Savcılığın yürüttüğü soruşturma, Zoroğlu’nun yanı sıra yardımcısı Dr. Ahmet Aktaş ve diğer klinik çalışanlarını da içermektedir. Ayrıca, Zoroğlu’nun 13 çocuğu yurtdışına gönderdiği iddiası da dikkat çekmektedir. Bu çocukların FETÖ ile bağlantılı okullara gönderildiği şüphesi polis ekipleri tarafından araştırılmaktadır.
Bu skandal olayın ardından polis ekipleri, Zoroğlu ve klinik çalışanlarını gözaltına almış, kliniği mühürlemiş ve çocukları yurtdışındaki okullara gönderdiği iddia edilen Zoroğlu hakkında soruşturma başlatılmıştır. Zoroğlu’nun FETÖ üyeliği gerekçesiyle daha önce ihraç edildiği ve cezaevinde kaldığı da vurgulanmıştır.
Klinikte çocuklara verilen ilacın ketamin olduğu ve bu ilacın hafıza kaybına neden olduğu belirtilmiştir. Ayrıca yazıda, klinik çalışanlarının ketamin ilaçlarını temin ettiği ve çocuklardan para istendiği iddiaları da yer almaktadır.
Ayrıca, klinikle ilgili olumlu yorumlar yapan kişilerin de bu skandalın ortaya çıkmasının ardından büyük bir şok yaşadıkları ve olaydan habersiz oldukları belirtilmiştir.
Olayın kamuoyunda büyük yankı uyandırdığı ve cinsel istismar gibi ciddi suçların önlenmesi ve faillerin adalet karşısına çıkarılması için daha fazla önlem alınması gerektiği konusunda tartışmaların sürdüğü de haberin ayrıntıları arasındadır. Bu skandal olay, toplumun çocukların güvenliği ve cinsel istismara karşı daha hassas olması gerektiği konusunda bir kez daha farkındalık yaratmıştır.
