Esra Erol’da Çocuk Sahiplendirme Skandalı

esra-erolda-cocuk-sahiplendirme-skandali.jpg

Esra Erol’un tepkisi haklı mıydı?

Esra Erol’un tepkisi, Dursun ve Damlanur Ciğer çiftinin yaptığı eylemin ciddiyetini ortaya koyması açısından haklıydı. Bir çocuğu kendi elleriyle, daha anne karnındayken başka bir aileye vermek, büyük bir vefasızlıktır. Bu eylem, çocuğun ruhsal ve bedensel gelişimini olumsuz yönde etkileyecektir.

Çiftin yaptığı eylemin nedenleri nelerdir?

Çiftin yaptığı eylemin nedenleri, henüz tam olarak bilinmiyor. Ancak, çiftin verdiği ifadelerden yola çıkarak, bazı tahminlerde bulunmak mümkün.

Ekonomik sorunlar: Çiftin maddi zorluklar yaşadığı ve bu nedenle çocuğu başka bir aileye vermek zorunda kaldığı düşünülebilir. Dursun Ciğer, canlı yayında “Çocuğumuzun bakımını karşılayamıyorduk” ifadesini kullandı. Bu ifade, çiftin ekonomik sorunlar yaşadığına dair bir ipucu olabilir.
Psikolojik sorunlar: Çift, psikolojik sorunlarla mücadele ediyor olabilir. Bu sorunlar, onların çocuklarının sorumluluğunu almalarına engel olmuş olabilir. Dursun Ciğer, canlı yayında “Çocuğumuzla ilgilenemiyorduk” ifadesini kullandı. Bu ifade, çiftin psikolojik sorunlar yaşadığına dair bir ipucu olabilir.
Eğitim eksikliği: Çift, çocuğun sorumluluğunu alma konusunda yeterli bilgiye ve eğitime sahip olmayabilir. Bu nedenle, yanlış bir karar vermişlerdir. Dursun Ciğer, canlı yayında “Çocuk yetiştirmek zor bir işmiş” ifadesini kullandı. Bu ifade, çiftin çocuk yetiştirme konusunda yeterli bilgiye sahip olmadığının bir göstergesi olabilir.
Çocuğun geleceği ne olacak?

Çocuğun geleceği, şu anda belirsiz. Sosyal Hizmetler Müdürlüğü tarafından koruma altına alınan çocuk, uygun bir aileye verilinceye kadar bir yetiştirme yurdunda kalacak. Çocuk, yetiştirme yurdundayken, psikolog ve pedagoglar tarafından takip edilecek. Çocuğun, duygusal ve davranışsal olarak sağlıklı bir şekilde yetişmesi için gerekli çalışmalar yapılacak.

Bu olaydan çıkarılacak dersler nelerdir?

Bu olaydan, çocuk sahibi olmak isteyen çiftlerin, bu sorumluluğun ciddiyetinin farkında olmaları gerektiği çıkarılabilir. Çocuk sahibi olmak, sadece maddi bir sorumluluk değil, aynı zamanda duygusal ve manevi bir sorumluluktur. Çocuk sahibi olmadan önce, çiftlerin kendilerini bu sorumluluklara hazır olup olmadıklarını değerlendirmeleri gerekir.

Bu olaydan çıkarılabilecek dersler şu şekilde özetlenebilir:

Çocuk sahibi olmak, ciddi bir sorumluluktur. Çocuk sahibi olmak isteyen çiftlerin, bu sorumluluğun maddi, duygusal ve manevi boyutlarını göz önünde bulundurmaları gerekir.
Çocuk sahibi olmadan önce, çiftlerin kendilerini bu sorumluluklara hazır olup olmadıklarını değerlendirmeleri gerekir. Çiftlerin, kendi maddi durumları, psikolojik durumları ve çocuk yetiştirme konusundaki bilgi ve becerilerini göz önünde bulundurmaları gerekir.
Çocuk sahiplendirme, son çare olmalıdır. Çocuk sahibi olmak isteyen çiftler, önce kendi çocuklarını sahiplenmeye çalışmalıdırlar. Çocuk sahiplendirme, sadece maddi veya psikolojik sorunlar nedeniyle çocuk sahibi olamayacak çiftler için bir seçenek olmalıdır.
Bu olay, toplumda farkındalık yaratacak mı?

Bu olay, toplumda farkındalık yaratacak ve çocuk sahibi olmak isteyen çiftlerin, bu sorumluluğun ciddiyetinin farkında olmalarını sağlayacaktır. Bu olay, aynı zamanda, çocuk sahiplendirme kurumlarının da daha etkin çalışması için bir fırsat olacaktır.

Bu olay, toplumda farkındalık yaratması için aşağıdaki yollarla kullanılabilir:

Medya aracılığıyla olay hakkında bilgi verilebilir. Bu olay, televizyon, radyo ve internet gibi medya kanalları aracılığıyla topluma duyurulabilir.
Toplumsal bilinçlendirme kampanyaları düzenlenebilir. Bu kampanyalar aracılığıyla, çocuk sahibi olmak isteyen çiftlerin, bu sorumluluğun ciddiyetinin farkında olmaları sağlanabilir.
Çocuk sahiplendirme kurumlarının çalışmaları desteklenmelidir. Çocuk sahiplendirme kurumlarının çalışmaları, bu kurumların daha etkin çalışmasına ve daha fazla çocuğun uygun ailelere ulaşmasına yardımcı olacaktır.

Exit mobile version