Arabesk müziğin “Baba”sı olarak anılan Müslüm Gürses’in hayatı ve sanatı, Türk müzik tarihinde eşsiz bir yer tutmaktadır. Müslüm Gürses, gerçek adıyla Müslüm Akbaş, 7 Mayıs 1953’te Şanlıurfa’nın Halfeti ilçesinin Fıstıközü köyünde dünyaya geldi. Tarım işçisi olan Mehmet ve Emine Akbaş çiftinin ilk çocuğuydu. Ailesi ekonomik sıkıntılar nedeniyle Müslüm 3 yaşındayken Adana’ya göç etmek zorunda kaldı.
Sanatçının müzik kariyeri, 1967’de 14 yaşındayken Adana’da bir çay bahçesinde düzenlenen ses yarışmasına katılmasıyla başladı. Babasının engellemelerine rağmen annesinin cesaretiyle katıldığı yarışmayı kazanan Gürses, halk eğitim merkezinde müzik dersleri almaya başladı. İlk plağı “Emmioğlu/Ovada Taşa Basma” büyük başarı yakalayarak kariyerinde önemli bir adım oldu.
Müslüm Gürses, müzik kariyerinin yanı sıra sinema dünyasına da adım attı. 38 filmde rol alan sanatçı, genellikle suça sürüklenen gençlerin hayat hikayelerini anlatan filmlerde yer aldı. Sinema kariyeriyle de adından söz ettiren Gürses, müzik kariyerinde de başarılı projelere imza attı.
Sanatçının hayatı, 15 Kasım 2012’de geçirdiği by-pass ameliyatından sonra akciğer ve kalp yetmezliği nedeniyle yoğun bakıma alınmasıyla dramatik bir döneme girdi. Dört ay boyunca yoğun bakımda kalan Gürses, 3 Mart 2013’te İstanbul Memorial Hastanesi’nde hayatını kaybetti.
Müslüm Gürses’in müzik dünyasındaki etkisi ve sanatındaki derinlik, onu unutulmaz bir isim haline getirdi. Hayatı boyunca toplam 78 albüm çıkaran sanatçı, yaşamı boyunca “kenar mahalle” müziği yaptığı yönünde eleştirilere rağmen geniş bir hayran kitlesine sahipti.
Müslüm Baba olarak da bilinen sanatçının hayatı, müzik dünyasına ve hayranlarına ilham vermeye devam etmektedir. Müslüm Gürses’in müzik ve sinema alanındaki başarıları, Türk kültürüne ve sanat dünyasına unutulmaz eserler bırakmıştır.